Değerli Okurlar,
Bir kelimenin hikmetinden bahsedeceğim sizlere…
Dilimizde sıkça kullandığımız ama çoğu zaman anlam kökünü düşünmediğimiz o kelimeden: "Taburcu olmak"
Hiç düşündünüz mü, neden Türk hekimleri hastalarını iyileştirdikten sonra "taburcu" eder de, basitçe "evine gönderildi" demez? Bu kelimenin yürek burkan, tarih kokan bir hikâyesi var…
Özellikle 1. Dünya Savaşı ve Çanakkale Cephesi'nde, Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane'nin kapıları birer birer cepheye açıldı. O gencecik tıbbiyeliler, yalnızca ders değil; can kurtarmayı, acıya merhem olmayı, vatan için ölmeyi öğrendi.
Hastaneler, cephe gerisinde birer kışlaya dönüştü. Hekimler sadece doktor değil, aynı zamanda subaydı artık. Yaralı askerler çadırlarda, barakalarda, yokluğun içinde tedavi edildi. Ve iyileşen her asker, yeniden birliğine yani "taburuna" geri gönderildi. İşte bu yüzden, sağlıklarına kavuşan askerler "taburcu" edildi.
"Taburcu" olmak…
Sadece iyileşmeyi değil, yeniden mücadeleye dönmeyi, ayağa kalkmayı, yeniden dirilmeyi simgeler bizde. Bu bir dönüş değil, bir kalkışın, bir yeniden doğuşun adıdır.
Hiçbir milletin dilinde hastane çıkışına böyle derinlikli, böyle mücadeleci bir anlam yüklenmemiştir. Çünkü bu ifade, bizim tarihimizle, toprağımızla ve vatan sevgimizle kurduğumuz kutsal bağın bir yansımasıdır.
Ve bu kutsal vatan, tarih boyu kalplerimizde yaşamaya devam edecektir.
Bu destanın sesi bazen bir kelimede, bazen bir şiirde yankılanır. İşte yüreğimden süzülen o sesle yazdığım şiirim:
VATAN'IM!
Yürekleri alev alev,
Yaka yaka aldık seni!
Genç ihtiyar, kanımızı,
Döke döke aldık seni!
Conkbayırı yollarından, Dumlupınar illerinden!
Düşmanların ellerinden, Söke söke aldık seni!
İzmir'e gelince düşman, Geldiğine oldu pişman!
Ol nice yiğit kahraman,
Çeke çeke aldık seni!
Çetesiyle Kara Hasan,
Bir avuç Türk'tü toplasan!
Kâfirlere karabasan,
Çöke çöke aldık seni!
Eli silah tutanımız,
Toplandı bütün halkımız!
"Feda'dır!" diye canımız,
Baka baka aldık seni!
Yavan yedik aşımızı,
Hep dik tuttuk başımızı!
Yan bakana dişimizi,
Sıka sıka aldık seni!
Halkımız verdi el ele,
Vermedik yedi düvele!
Al bayrağı kalelere,
Dike dike aldık seni!
Allah şahit her anına,
Hâlel gelmedi şanına!
Ol şehitlik makamına,
Çıka çıka aldık seni!
Not:
Bir kelime bazen sadece bir söz değil,
Bir milletin yüreğinden dökülen duadır…
"Taburcu olmak" derken,
Sadece hastaneden çıkmaz insan;
Bir vatan hikâyesine geri döner,
Bir destanın nefesini alır yeniden.
Her kelimede bir iz,
Her izde bir geçmiş,
Her geçmişte bir emanet vardır.
Biz o emaneti taşıyoruz,
Kalemle, yürekle, dualarla…
Vatanı anlatmak bitmez,
Ama susmak da yakışmaz bize…
Yürekle yazan, hakikati duyan,
Birlikte atan kalplerde buluşmak dileğiyle…
Şerife Gündoğdu
16.05.2025