CEYLAN
Yurdumuzun bazı bölgelerinde insanlara farklı isimler verilir. Erzurum' lulara; "Dadaş."
Elazığ' lılara; "Gakkoş." Trakya' lılara "Üç beş veya kızan." Maraş' lılara "Ede." Yine
Maraş' ta "Ökkeş." Afyon' un Emirdağ' ı ilçesinde Ceylan ismi erkek çocuklarına sıklıkla
verilir. Maraş' lardan Ökkeş tanıdığım yok.
Ancak Emirdağ' lı bir çok Ceylan isimli
arkadaşım oldu. İyi insanlardır, kötülüklerini görmedim. Zeki, çalışkan, girişkendirler. Hatta
bir hemşire hanım "Bunca yıldır; hemşireyim. Emirdağ' lılar kadar hakkını arayan, kendini
savunan bir millet görmedim." demişti.
Eskişehir' de bol miktarda Emirdağ' lı vardır. Emirdağ Afyon' un ilçesi; ancak genellikle
Eskişehir' e göçüp yerleşmişler. Çünkü Emirdağ Eskişehir'e çok yakın, Afyon' a uzak.
Eskişehir'de 1960-70 yıllarında bile iş imkanı çoktu. Bir çoğu da Belçika' ya göçmüşler.
Gerek ilçe merkezinden, gerek köylerinden. İlçenin girişine de "Gurbetin Başşehri."
yazmışlar. Hatta meşhur türkücü Kubat oralıdır.
Belçika' da Belçika' lılar bizimkilerden kime
"Nerelisin?" diye sorduklarında "Emirdağ." cevabını alınca "Emirdağ Türkiye' den büyük
mü?" diye sormuşlar. Belçika bakmış ki yoğun bir göç var. Önüne geçmek için yasa çıkarıp
polisle takip etmeye başlamış. Türk aklı ve zekası boş durur mu? Hemen çözüm üretmiş.
Turist olarak Belçika' ya giriyorlar, polise yakalanmadan bir yıl geçince; pasaportlarını
çıkarıp "Ben bir yıldır buradayım." diye oturum isteyip alıyorlar. Hatta birini on bir ay, çatı
arasında saklıyorlar. Akşam işten gelip bulamayınca; dört bir yana dağılıp hemşerilerinin
kahvesinde buluyorlar. "Yav ne yapıyorsun? Şurda bir ay kaldı." Dediklerin de "Benim
suçum ne? Ben niye hapisim?" demiş. "Bu kadar durdun, bir ay daha bekle. Ondan sonra
istediğin yere gideriz." Demişler.
Eskişehir' de kalanlar şehrin güney doğusunda Emek mahallesini oluşturdular. İlk önce af
buyurun eşek arabaları ile sebze satmaya başladılar.
Üç dört yıl sonra at arabası oldu. Daha sonra o zamanlar Skoda küçük pikaplar vardı. Onlarla satış yaptılar. O da biraz daha büyüdü.
Derken kamyonlarla gördük onları. En merkezi mahallenin birinde; Emirdağ' lı hemşerimiz
eşek arabasının arkasına TIR' ı çekmiş. Soranlara "Bu TIR' ı bu araba kazandı." demiş. Bu
söz Peygamberimiz (sav)' in "Rızkın onda dokuzu; ticarettedir. Ticaret yapın, cesur olun. Kar
zarar kardeştir." Sözlerini hatırlat mıyormu?
Peygamberimizin torunu; büyük evliya Abdul Kadir Geylani' nin torunu, yine Abdulkadir
Geylani Bolvadin ve Emirdağ yöresinde yaşamış. Hem talebe yetiştirmiş hem de bölgeyi irşad
etmiş. Geylan' ın anlamı ise Ceylan.
Bu yüzden yöre halkı bu değerli zata ithafen çocuklarına Ceylan adı koymuşlar.